"Fakirin ekmeği umut, ye Memet ye" demiş atalarımız. Arıcıların ki de bir umut. İşine hile karıştırmayan arıcı, arısına ne kadar iyi bakarsa baksın, arısı ne kadar verimli olursa olsun, sezon sonunda yapacağı bal hasadı,tamamen, iklim koşullarına bağlıdır. 30 Mart'ta yaşanan don olayı, nasıl badem ve kayısı üretimini ciddi bir biçimde vurduysa, o dönemde fazla yavrulu arıları da hırpaladı. Geçtiğimiz yıllarda Nisan sonunda yaşanan don olayı da cevizleri yaktığı gibi arılara da epey yavru attırmıştı. Çok geçmişe gitmeye gerek yok, geçen yıl 10 günlük sam yeli, nektarı kurutmuş, arıcıların neredeyse sıfır çekmesine neden olmuştu. Bu yıl da beklediğimiz kuraklığın bize ne getireceğini tam olarak bilemiyoruz. Ancak son yağan yağmurlar doğayı da arıları da canlandırdı. Arıların bu canlılığı da bize umut veriyor. İnşallah umduğumuzu buluruz.
Bu arada biz başka bir uygulamaya başlıyoruz. Normal olarak kullandığımız ballıklar tam ballıktı... Ancak İç Anadolu bölgesinde sezonun kısalığı, üst üste yaşanan kuraklık bizi yarım ballık kullanmaya yöneltti. Ankara'nın eski arıcıları gibi biz de yeniden yarım ballık sistemine geçme kararı aldık ve kararımızın sonucu olarak yeni yarım ballıklar getirttik...
Görelim mevlâm ne'yler; neylerse güzel eyler diyelim ve yeni sezonun tüm arıcı arkadaşlara hayırlar getirmesi dileğimizi paylaşalım.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder